“Türkiye’deki dükkan, mağaza, restoran dediğimiz yerlerin kaçı mimarla çalışıyor ki? İşletmeci 6’ncı kata ya da çatıya su deposu koymak istiyor. Taşır mı düşünmüyor. Jeneratör yerleştirmek istiyor ve yerleştiriyor da. Hiçbir mimar hesapsız kitapsız iş yapmaz.”
SEKSENDOKUZ’un kurucu ortağı mimar Ayşe Çetin, gastronomi sektöründe en önemli eksikliklerden birinin, mekanların uygunluğunun araştırılmadan, sahada karar verilerek tasarlanması olduğuna dikkat çekti. Ülkemizi derin yasa boğan Kahramanmaraş merkezli depremler ve özellikle İstanbul’la ilgili uyarıların öne çıktığı bu günlerde, işletme sahiplerinin de bilinçlenmesi gerektiğinin altını çizen Çetin, “Yeni yapılacak ya da halen faaliyet gösteren iş yerlerinde deprem güvenliğine sahip çıkılması hayati önem taşıyor” vurgusu yaptı.
“Hiçbir mimar kolonları keselim demez”
İç tasarım yapılan mekanlarda kolonlara yanlış müdahaleyi üzerinde durulması gereken en önemli konulardan biri olarak değerlendiren Çetin şunları söyledi: “Herkesin üstüne düşen görevi en doğru şekilde yerine getirmesi hayati bir önem taşıyor. Yaşanan deprem gerçeği herkes için acı bir tecrübe oldu. Ben herhangi bir mimari kuruluşun kolonları kesme gibi bir öneride bulunacağını düşünmüyorum. Kendi tasarımımı kendim yaparım diyen mekan sahipleri dikkatli olmalılar. Mekan dizaynı açısından, sütunlar, kolonlar kullanılabilir. Bu konu tamamen tasarım tarafında çözümlenmeli. Ancak, bizde tasarıma zaman ayırmayıp, işi hızlıca yapmak söz konusu olunca, orayı mı kıralım, burayı mı küçültelim gibi her şey sahada konuşularak uygulanıyor”.
“Eğitim kadar deneyim de önemli”
Pek çok alanda olduğu gibi mimarlık ve mühendislik alanında da eğitim kadar deneyimin de önemli olduğuna dikkat çeken Çetin, sektörün önemli bir sorununa işaret ederek şöyle konuştu: “Okullardan yeni mezun olanlar, projelerin altına imzalarını atabiliyor. Sonuç ortada. Binaların altlarında uygunluğu araştırılmadan, incelenmeden restoranlar, kafeler, tiyatrolar, klinikler açılıyor. Hiçbir kaçış planları, acil durum planları yok. Ev olarak yapılan binalar bunlar. Odaları kırıp döküp mekan açıyorlar. Hepsi de bir şekilde ruhsat alıyor. Sığınakları yok, arka kaçışları yok. Tesisatları, su giderleri, mutfak ekipmanlarının yerleşimi hiçbir şekilde planlı değil. Herkes de buna onay verme yetkisine sahip. Problem çok büyük.”
“Yapbozu ortadan kaldıran taraftır mimar”
Sorumsuz davranışların vebalinin büyük olduğunu belirten Çetin, yapılan yanlışlara ilişkin ise şu detaylara dikkat çekti: “Türkiye’deki dükkan, mağaza, restoran dediğimiz yerlerin kaçı mimarla çalışıyor ki? İşletmeci 6’ncı kata ya da çatıya su deposu koymak istiyor. Taşır mı düşünmüyor. Jeneratör yerleştirmek istiyor ve yerleştiriyor da. Hiçbir mimar hesapsız kitapsız iş yapmaz. Böyle yerlere bir şekilde ruhsat bile alınıyor. Sonuçları düşünülmeden. Mimarlar daha çok para harcatıyor sanırlar ama yapbozu ortadan kaldıran taraftır mimarlar. Ne yazık ki onun bilincinde değiller.”